feslefik depreşim

8 Kasım 2012 Perşembe

Kendimi Ararken Karaladıklarım

Kendini bulmadan bulduklarının gerçek değerini kavrayamazsın. Nesnenin veya olayın özü senin kendi özünle birdir. Bu yüzden kendini bulmadan bulduğun herşey aslında özsüz nesne ve özsüz olaylardır. Onlar içi boş rüyalardan öteye geçemezler. Anlık tatminlerin ötesine geçemezler. Aradığın şey özdür. Herşeyde bilsende bilmesende bunu ararsın. Mana ve öz elde edebileceğin herşeydir.

Görüntüleri yaşamak ya da görüntüleri yaşamamak. Bu yaprağı görmekle, yaprağın ruhunu hissetmek arasındaki farktır. Yaprağın ( ve var olan herşeyin ) özü senin özünle derin şekilde bağlantılıdır ( bir ve tamamlayıcıdır ) .
-----

Sen bir adamı/kadını aşk maksadıyla severken, aslında sonsuz özün aşkından sonlu bir kesit deneyimlersin. Gerçek özü işaret eder insan aşkı. Aynı zamanda insana aşık olamayan öze aşkı düşleyemez bile. Fakat o aşk dışındakiler sonludurlar. En efsanevi olanlar bile sonbulmaktan kaçınamamışlardırlar. Allah aşkı vasıtasıyla insan aşkı farklı bir kavram olarak sonsuz olabilir.

Hayat bir tüme varım işlemidir!

Bilgelikle Varacağın yer varmak istediğin yerdir. Eksiklik duygusu bütünün var oluşundandır. İronik olarak da maddenin içi boştur ve gerçek yaşam hiçlik penceresinden idrak edilebilir. Ruhun tekil hissi bedenlenme (tekâmül) vasıtasıyla meydana gelmektedir. Özü bulan tekil, yine çoğulların birliğinde başka bir tekili ifade eder. Evrenin ve Allah'ın tekilliği...


Kelimeler ne olayları nede kavramları tam olarak ifade edemezler. Onlar sadece gerçeği işaret edebilirler. Kelimeler aracılığı ile bilmek duru ve saf bilişin uzağında kalır. Duru biliş derinlerde kavramasal olmayanın deneyimlemek vasıtası ile bildiğidir. O herzaman bilineni, bilinmiş olanı ve bilinecek olanı deneyimlemektir. Dünya ve zihin kelimeler sonucu açığa çıkan kavramsal dünyanın sığlığında sıkışmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder